2 Kasım 2007 Cuma

Kan Veren Hastalara Tavsiyeler


Kan vermek ilk bakışta çok önemli olarak görülmesinde aslında tahlil için en önemli durumdur Kan alırken uyulması gereken kuralları önceki yazımızda açıklamıştık.Şimdi de karan veren hastanın ne yapması gerektiğini kısaca açıklayalım

Öncelikle eğer sağlık ocağına veya hastaneye geliyorsanız kesinlikle aç karnına gelin.Çünkü muayeneniz sonucu tahlil istenebilir sizden Bu yüzden yapılan birçok tahlilde aç olmanız çok büyük önem taşır Akşam yemekten sonra hiç bir şey yiyip içmeden direk hastaneye gelin ve tahlil yaptırın Yanınızda tuzlu bisküvi gibi aparatif şeyler bulundurun Kan verdikten sonra onları yiyip düşen kan şekerinizi normala dönüştürebilirsiniz..

Gelelim Kan verirken yapılması gereken şeylere; Şunu en başta söyliyelim Kanı alan hemşire veya laborant sizin canınızı emin olun hiç yakmak istemez Ama kanı iğne batırmadan alamaz. O yüzden kan alan kişiye sonuna kadar güvenmelisiniz Unutmayın kan alan kişiye güven vermezseniz o daha çok heycanlanır ve damarınızı bulması daha uzun sürer Buda sizin daha çok acı çekmenize sebep olur.

Kolunuza turnike bağlandıktan sonra sakın görevliye işi tarif etmeyin.Emin olun o ilk defa kan almıyordur ve bu işi sizden iyi biliyordur. Turnike bağlandıktan sonra yumruğunuzu sıkmanız sizin damarlarınızın daha belirgin hale gelmesini sağlayacaktır. Damrarınızı buluncaya kadar yumruğunuzu sıkarak durmalısınız. Kan alımı yapılırken eğer etkileniyorsanız bunu seyretmeyebilirsiniz

Kan alımı bitince görevli damardan çıkınca size bir pamuk verir ve kan alınan bölgeye o pamukla bastırmanızı ister. Bundan sonra görevlinin işi bitmiştir ve sizin göreviniz başlamıştır.Sizin öncelikle yapmanız gereken kan alınan bölgeye bu pamukla çok sıkı bir şekilde bastırmalısınız Bu bastırmayı yaklaşık olarak iki dakika süreyle yapmalısınız.

Sakın olaki kanıyormu diye her 5 saniyede bir kaldırıp bakmayın Eğer bunu yaparsanız o kanama daha geç durur ve deri altına kan sızar Buda o bölgede morarmaya neden olur Bu morarmanın sebebi kan alınması değildir KAN ALINDIKTAN SONRA SİZİN ORAYA GEREKTİĞİ GİBİ BASTIRMIŞ OLMAMANIZDIR..

Kan verdikten sonra mutlaka biyerlere oturun ve dinlenin aç olduğunuz için tansiyonuz düşebilir Bu yüzden tuzlu bişeyler atıştırıp tansiyonunuzu dengeleyebilirsiniz..

Eğer bu söylediğim olayı gerektiği gibi yaparsanız kan alınan bölgede ne bir morarma nede bir iz kalır Sizinde kan vermekten korkmak gibi bir fobiniz olmaz

Hepinize geçmiş olsun diliyorum

1 Kasım 2007 Perşembe

Laboratuvar Odası Çalışma Talimatı




Laboratuvarların genel çalışma ve prensip kuralları vardır Her laboratuvar için bu değişebileceği gibi çoğu laboratuvar için bazı özellikler aynıdır. Biz bunları aşağıda 26 madde olarak topladık.Sizde kendi laboratuvarınıza uygun şekilde yeni maddeler ekleyebilirsiniz..


1- Bulunduğun ortamı iyi tanı..
2- Oda malzememleri pratik ve ekonomik kullanabileceğin şekilde yerleştir..
3- Bulunan aletleri ve araç gereci iyi tanı iyi kullan temiz tut.
4- Malzemen bitmeden temin edilmesini sağla.
5- Son kullanılama tarihi geçmiş malzeme kullanma ve hatta bulundurma.
6- Butün araç ve gerecin her an kullanıma hazır durumda bulunmasını sağla.
7- İhtiyacın dışında odanda bulun başvuranlar aramak zorunda kalmasın..
8- Başvuran her kişiyi güler yüzle karşıla
9- Danışma gibi davrananlara hoş görü ile yaklaş
10- Acil vaka ise önceliği kesinlikle ona ver..
11- Acil hastanın kaydını saatli olarak yap evrak işlemlerini gerekirse sonra tamamla.
12- Laboratuva hizmeti olanların laboratuvar kayıtlarının tam olarak yapıldığına bak..
13- Eksik olanların kayıtlarını tamamlaması için kibarca uyar ve yol göster
14- Başvuru kaydı tam olanların hasta kayıtlarını mutlaka düzenli yap örnek karışması kesinlikle oluşturma
15- Hastanın alerjisi olup olmadığını sor..
16- Hasta bayansa mutlaka hamile olup olmadığını sor.hamile olanların tansiyonunu kontrol ettir ve ebelerle irtibatını sağla
17-İşleme başlarken steriliteye önem ver.
18-Hasta ısrar etse bile tıbbi kaidelerin dışına çıkma.
19- Malzemeyi hazırlarken hastayla temas eden malzemeyi mutlaka tıbbi atık kovasına koy..
20- Kan örneği için hazırlanırken amlajları normal çöp kovasına at.
21-Örnek alma işi bitince enjektör veya iğneyi enjektör atık kovasana at.
22- Hastaların elinde olabilecek işlem sonrası atık malzemeyi tıbbi atık kovasına atması için yönlendir.
23- Enjektör atık kutusu dolunca tıbbi atık kutusuna at..
24-Kan örneği alınmış hastayı 15-20 dakika uygun şekilde beklet, ve sonra yine güler yüz ile uğurla
25-Sonuçları günlük olarak tamamen çıkart hazırla
26- Mesai bitiminde odanı düzenle için huzur dolu halde işyerinden ayrıl..

29 Ekim 2007 Pazartesi

Kan alırken ( verirken ) yaşanan proplemler ve incelikler


Laboratuvarda kan almak laborantların aslında pek istemediği bişeydir. Ama günümüz şartlarında kan almak için bir elemanın olmaması sebebi ile bu iş herzaman laborantlara kalmaktadır.O yüzden laborant olan veya olmak isteyen kişi kendini her şarta hazırlamalıdır. Gerekirse kan da almalıdır ve tansiyona bakıp enjeksiyonda yapmalıdır.. Biz burda şimdi kan almak konusunu inceleyeceğiz..

Kan alırken yapılması gereken ilk iş eldiven giymektir. İsterseniz bir hasta bile olsun mutlaka ve mutlaka eldiven kullanın. Sonraki aşama kan alacağımız tüplere isim veya bandrol yapıştırıp kayıt işlemini kan almadan önce halledin.Sonra hastayı kan alacağınız koltuğa oturdun.Turnikeyi bağlayın tercihen sol kolundan almak daha kolay olacaktır Çünkü sol koldaki damarlar daha belirgin olabiliyor.Turnikeyi bağladıktan sonra kan alacağınız damarı öncelikle belirleyin Ama kesin olarak karar vermeden damara girmeyin Elinizle damarı yoklayın ve girilebilecek durumdaysa girin..Şunu sakın unutmayın ki görünen damar değil hissedilen damar uygundur. Bazı damarlar çok güzel görünsende aslında kan almak için uygun olmayabilir O yüzden kan alırken görünen değil hissedilen damarı tercih edin Birde emin değilseniz mutlaka diğer koluna bakın Unutmayın iki kere damara girmektense ikinci kola bir göz atmak daha kolaydır.

Damarınızı tespit ettikten sonra orayı alkollü pamukla güzelce silin sonra 45 derecelik açıyla damara girin ama fazla ilerlemeyin sonra kan gelip gelmediğini kontrol edin Genelde yapılan hata kan gelmeyince biraz daha ileriye gitmektir. Aslında çok girilmiştir biraz iğneyi geri çekerseniz damarı geçtiğiniz için kan gelecektir

Yeteri kadar kan aldıktan sonra damardan dikkatli bir şekilde çıkın Burda dikkat edilmesi gereken iğneyi çıkartırken pamuğu iğnenin üzerine fazla bastırmayın biraz havada tutun iğne çıktıktan sonra basın Bu uygulama hastanın canının biraz daha az yanmasını sağlayacaktır..

Kan aldıktan sonra hastaya mutlaka ve mutlaka üzerine birkaç dakika pamukla bastırılmasını sıkı sıkı tembih edin Eğer bunu yapmazlarsa kan alınan yerde kanamanın durmaycağını sonra da o bölgenin moraracağını hatırlatın..

Sevgili hastalar sizde kan verirken kan alan sağlık personelini sıkacak gerecek sözlerden kaçınmalısınız. Örnek vermek gerekirse ordan değil burdan al işte burda damar var herkes bi seferde alıyor bakalım sen nasıl alıcan hemşire yokmuydu tarzında değil laborantın kimsenin onaylamadığı cümleler kurmayın Unutmayın ki ordaki şahıs sizin canınızı yakmaktan zevk almaz Aksine en az acılı şekilde kanını alıp işine seri bir şekilde devam etmek ister O yüzden ona yardımcı olmak sizin için daha faydalı olacktır.

Kan verdikten sonra mutlaka pamukla üzerine bastırın ve birkaç dakika ovalamadan pamuğu orda tutun Eğer bu işlemi yapmazsanız doku içinde yayılan kan o bölgenin morarmasına sebep olacaktır..

28 Ekim 2007 Pazar

Laboratuvar Tahlil Verilmesi ve Sonuçların Alınması


Labaratuvara gelen hastaların ilk merak ettiği şeydir budur.Verdiği kan ve idrar sonucunu ne zaman alarım sorusu laborantların en sık karşılaştığı sorudur.Bu gibi durumlarda genelde laboratuvarların görünen yerlerine hasta sonuçlarının ne zaman verileceği hakkında bilgiler veren yazılar yazılır.Ama çoğu zaman bu yazılar hastalar tarafından görünmez ve laboranta özellikle sorulur

Bu gibi durumlar için tavsiye hastanın kan verirken oturduğu yerin tam karşına gelecek şekilde sonuçların ne zaman verileceğini yazmanızdır. Ama unutmayın ki bu yazıyı her zaman göremeyebilirler.O yüzden mutlaka ve mutlaka sonuçların ne zaman çıkacağını ve teslim edileceğini hastaya söyleyin sıkıca tembih edin.

Hastalara da kısaca bilgi vermek gerekiyor budurumda. Öncelikle sağlık ocaklarını göze alalım.Sağlık ocaklarında kan sonuçları genel olarak verdiğinizin ertesi günü öğleden sonra alabilirsiniz.Ama bazı durumlarda ve hasta yoğunluğuna bağlı olarak daha erken veren sağlık ocakları vardır. Ama bu sonuçları erken almak için özelikle erken vermelisiniz Siz saat 11 den sonra gelirseniz kan vermek için öğleden sonra 3-4 sonuç beklemeniz biraz yanlış olur.Çünkü kanlar sağlık ocağında değil merkezde bir laboratuvarda çalışılmaktadır.Buda hem yol da hemde çalışılırken harcanan zamanla sonuç vermeyi uzatır. O yüzden sağlık ocağında kan tahlili yaptıracaksanız erken gitmelisiniz ve erken kan vermelisiniz

Tabi her tahlil merkeze gönderilmediği için bu kadar geç çıkma olasılığı yoktur. Örnek vermek gerekirse tit yani idrar tatlili kan gurubu idrarda gebelik h.pyloris gibi testler daha erken çıkar mesala kan gurubu tit yaklaşık 5-10 dakika gebelik 10 dakika h.pyloris 30 dakika gibi bir sürede çıkar Bazı durumlarda 5-10 dakika +- olabilir...


Hastanlerde budurum çok farklı olmamakla birlikte buna benzer bi yaklaşım izler Orda da sonuçlar genelden 15;30 verilir Ama bu tüm tahliller için geçerli değildir. Rutin tahliller bu saatlerde verilir Ama özel tahliller birkaç gün sonra verilebilir.

Şunu özelikle belirtmek gerekirse hastanye gelirken aç olmaya dikkat etmelisiniz Ne tahlili yaptırırsanız yaptırın sonuçlar aç karına verince tam olarak çıkar

18 Ekim 2007 Perşembe

Çalışılan Testlerin Açıklamaları

Glukoz : Kanda ki şeker oranını gösterir Yüksekliği şeker hastalığnı düşüklüğü ise hipoglisemiye seyreden hastalıkları gösterir

Ürea: Kan üre azotu (bun) olarakta ölçülür. Böbrek fonksiyonlarını değerlendirmede kullanılır

Kreatinin: Kas metabolizması ile ilgili bir testdir..Vücudunuzun renal fonksiyonu ne durumda olduğunu değerlendirmek için istenir...

Trigliserid: Trigliserid hem vücutta yapılır hemde besinle alınan bir yağ türüdür. Trigliserid yüksek olan hastalarda kalp rahatsızlığı şüphesi artmaktadır..

Kolestrol: Kanda dolaşan bir yağ maddesidir..Yüksek olması damar tıkanıklığına bunun sonucu olarak kalp krizi ve inme gibi hayati hastalıklara sebep olur

HDL Kolestrol: İyi kolestrol olarakda bilinir yüksek olması çok birşey ifade etmediği gibi kalp hastalıklarınıda azaltığı tespit edilmiştir..

LDL Kolestrol: Kötü kolestrol olarakta bilinir Yüksekliği damar tıkanıklığına yani damar sertleşmesi olarakta bilinen hastalığa sebep olur..

Ürik Asit: Dna ve Rna nın yapısında bulunan purin adındaki maddelerin metabolizmasının son ürünüdür. Arttığı durumlarda diyetle fazla proteyin alımı vücutta üretim artışı ve böbrek fonkisyonu bozuklukları görülür..Azaldığı durumlarla ilgili bir hastalık saplanmamıştır...

AST : Amino asit ve karbonhidrat metabolizmasında rol oynayan intrasellüler enzimlerdir. Enzim kalp, karaciğer, iskelet kası, pankreas da bulunur.Arttığı durumlar; karaciğer hastalıkları Travmaları yazabiliriz...Azaldığı durumlar ise böbrek yetmezliği , gebelik ve Piridoksin(B6) yetmezliğidir.

ALT: AST ile paralel giden bir enzimdir Arttığı ve azaldığı durumlar aynıdır..

ALP : Vücutta neredeyse bütün dokularda bulunan ama ne iş yaptıkları tam anlaşılamamış bir enzimdirÇocuk ve gençlerde hızlı kemik büyümesi nedeniyle normal yetişkine göre ve gebelerde ALP değerleri 2-4 kat ve daha fazla olabilmektedir.

GGT : GGT; alkol ve bazı ilaçların etkisi ile yada akut kolesistit ( kolon iltihabı), akut pankreatit( pankreas iltihabı), karaciğer nekrozu( karaciğer dokusunun kansız kalması), ve karaciğer metastazlarında artış gösteren bir enzimdir

CK-MB: Kalp krizinin erken teşhisi için önemli bir testtir...

LDH: Karaciğer hastaları ve megolabastik anemilerde bakılır..Kalp, akciğer ve böbrek infarktüslerinde yükselir..

AMiLAZ: Kompleks karbonhidrat moleküllerini daha küçük parçalara ayıran enzimdir.Bağırsak tıkanıklığı ve böbrek yetmezliğinde yükselir..

T. Biluribin: Herhangi bir karaciğer bozukluğu olmadan eritrositlerin erken yıkılmaları ve yetersiz eritropoezden ileri gelir..Hemoliz,karaciğer hastalıklarında yüksek çıkar..

D. Biluribin: Hepatosellüler hastalıklar, safra hastalıkları, ilaç nedenli kolestazis, Herediter hastalıklar (Dubin Johnson sendromu, Rotor’s sendromu), ilerlemiş neoplastik durumlarda yüksek çıkar..

Albumin: Besinsel durum, kan onkotik basıncı, proteinürili böbrek hastalıklarının takibinde kullanılır.

Protein: Besinsel durumu ve karaciğer fonksiyonu değerlendirilir. Nefrotik sendrom, malabsorbsiyon, myeloma dahil neoplaziler, waldenstrom makroglobulinemisi, elektroforez sonrası, dolaşımdaki serum protein fraksiyonları ile beraber tanıya gidilir.

Sodyum:

Potasyum:

Kalsiyum:

Magnezyum:

Klor:

Fosfor:

Demir :

Demir Bağlama:

Glukoz Tölerans Testi

Hb A1C:

Serbest T3:

Serbest T 4:

TSH;

Vitamin B 12:

Ferritin:

Beta HCG: Kanda bakılan gebelik testidir. Adet günü 3 gün geçmiş kadınlarda kesin sonuç verir.

Plano Test: Adet dönemi 7 gün geçmiş kadınlarda sonuç verir..

Hbs Ag:

Anti Hbs:

AntiHCV

AntiHiV:

ASO:

CRP:

Rf:




17 Ekim 2007 Çarşamba

Laborant Nasıl Olunur


Laborant olmak için öncelikle hastane veya sağlık ocağı gibi ortamları sevmeniz gerekirLaboratuar teknisyeni olmak isteyenlerin; - Biyoloji ve kimya konularına ilgili ve bu alanda başarılı, - Dikkatini uzun bir süre bir noktaya yoğunlaştırabilen, sabırlı, - Rutin işler yapmaktan sıkılmayan, - Sorumluluk sahibi, - Başkaları ile iyi iletişim kurabilen kimseler olmaları gerekir. Bildiğiniz gibi ülkemizde çoğu hastane ve sağlık ocaklarında personel sıkıntısı hat safada olup nerdeyse her yardımcı personel ve doktor iki kişilik iş yapmaktadır Bu durum yardımcı personel için daha gözle görünür bir haldedir O yüzden bir laborant olmayı gerçketen düşünüyorsa öncelikle bunları göze almalıdır En basit bir örnek vermek gerekirse bir laboratuvarda hem kan almalısınız hem testleri çalışmalısınız hemde sonuç vermelisiniz Bunun üçünüde hergün yapmayı ve aynı zamanda güler yüzlü olmayı kabul etmeniz gerekiyor.. Eğer Bunlara tamam derseniz Yazının devamını okuyabilirsiniz

Ülkemizde sağlık (hastane ve sağlık ocağı laborantları) alanında ki laborantlar iki şekilde diploma almaktadır

1- Sağlık meslık lisesi sağlık memurluğu laboratuvar teknikerliği bölümü

2- Sağlık meslek yüksek okulu Tıbbı Laboratuvar bölümü

Şimdi bunları ayrı ayrı inceleyelim

1- Sağlık Meslek Liselerine Giriş

Bu liselere daha önce adı LGS (Liselere Giriş Sınavı )iken ,şimdi OKS (Orta Öğretim Kurumları Sınavı) olan 8.Sınıf öğrencilerinin katıldığı ,Mili Eğitim Bakanlığı tarafından her yıl haziran ayında yapılan liselere giriş sınavıdır.



BU SINAV NASIL UYGULANIR?

OKS’de öğrencilere 100 soru sorulmaktadır. Sınav süresi 120 dakikadır. Türkçe,Matematik,Fen Bilgisi ve Sosyal Bilgiler derslerinden 25’er tane çoktan seçmeli soru yöneltilmektedir. Her sorunun 4 farklı seçeneği vardır.Her test için yanlış cevap sayısının üçte biri,doğru cevap sayısından çıkarılarak geçerli cevaplara karşı gelen ham puanlar bulunur.(3 yanlış bir doğruyu götürür.)



OKS’DEKİ PUAN TÜRLERİ NELERDİR?

MFASP : Matematik-Fen Ağırlıklı Standart Puan :Fen Liselerine yerleştirmede kullanılacak olan puan türüdür.
• TMASP : Türkçe-Matematik Ağırlıklı Standart Puan :Fen Liseleri dışındaki liselere yerleştirmede kullanılacak puan türüdür.



YENİ SINAV SİSTEMİNDE NE GİBİ DEĞİŞİKLİKLER VARDIR?

• Önceki yıllarda tercihler başvuru esnasında yapılıyordu. Şimdi ise tıpkı ÖSS’de olduğu gibi, öğrenciler OKS ’ye katıldıktan sonra, sınavda aldıkları puanlara göre okul tercihleri yapılacaktır.
• 2007 OKS’de tercih yapabilmek için; OKS-TM ve OKS-MF puan türlerinden en az birinin 160 veya daha yüksek olması gerekmektedir. Örneğin; bir adayın OKS-TM puanı 158, OKS-MF puanı da 162 olsun. Bu aday OKS-MF puan türü ile öğrenci alan fen liselerini tercih edebilecek, OKS-TM ile öğrenci alan okulları tercih edemeyecektir.
• Şu ana kadar öğrenciler toplam 12 tercih yapabiliyorlardı.İl ve ilçe sınırlaması olmaksızın 20 okulu tercih edebilecekler.
• Önceki yıllarda TM (Türkçe-Matematik) ve MF (Matematik- Fen) türlerinden alınan en yüksek puan bini geçiyordu. Bu yıl yeni hesaplama ile puanlar her biri kendi içinde en küçüğü 100 ve en büyüğü 500 olacak şekle dönüştürülmüştür.


ANADOLU MESLEK LİSELERİ

İlköğretim okulu üzerine, birinci yılı yabancı dil hazırlık sınıfı olmak üzere, öğretim süresi toplam 4 yıl olan okullardır. Öğrencilere, orta öğretim düzeyinde ortak bir genel kültür kazandırılması amacıyla okutulan genel bilgi dersleri ile meslek alanlarının gerektirdiği seviyede mesleki formasyon verilmesini ve en az bir yabancı dil öğretilmesini amaçlayan, öğrencileri, hayata, iş alanlarına ve yüksek öğretime hazırlayan programların uygulandığı okullardır. Anadolu Meslek Liseleri’nde İngilizce ve Almanca dilleri ile eğitim öğretim yapılmaktadır. Bu okullardan mezun olanlar kendi alanlarında Meslek Yüksek Okullarına sınavsız geçiş yapabilmektedirler. Farklı ön lisans veya lisans programlarına devam etmek isterlerse ÖSS sınavına girebilirler. Bu okullardan mezun olanlar, kendilerine ait işyeri açabilmek için ilgili kanun gereğince ustalık sınavına girerek “USTALIK” belgesi almak zorundadırlar.
Anadolu Teknik Liseleri’nde ve Anadolu Meslek Liseleri’nde eğitim görmekte olan öğrenciler işletmelerde de meslek eğitimi almaktadırlar. İşletmelerde meslek eğitimi süresince asgari ücretin %30’undan az olmamak üzere ücret alırlar. İşletmenin sağladığı diğer sosyal imkânlardan yararlanmaktadırlar. Hastalık, iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı sigorta edilmektedirler. Eğitimleri süresince muayene ve tedavi masrafları Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından karşılanmaktadır. Mesleki bilgi ve becerilerini işyerlerinde gerçek iş şartlarında geliştirirler.


Bu sınavdan alınan puanlara göre yapılan tercihlerinizle puanınız yettiği bir sağlık meslek lisesine laborant olarak girebilirsiniz



2- Sağlık Meslek Yüksek Okulu Tıbbı Laboratuvar

Bu okullara ise eskiden üniversite sınavına girmek zorululuğu vardı ve öss sonucuna göre tercih yapabiliyordun Ama artık yeni öss sistemine göre sağlık meslek lisesi bölümü mezunu öğrenciler sınavsız geçiş yaparak bu bölümlere kayıt yaptırabiliyorlar Farklı bir lise mezunu iseniz öss ye girmeniz ve tercih yapmanız gerekmektedir

Tıbbı Laboratuvar bölümlerinin eğitim süresi 2 yıl olarak belirlenmiştir Bu sitemde size eğitim yılında ve yaz tatilinde staj yapma zorunluluğu getirilmiştir..

Benim tavsiyem sınavsız geçişten ziyade öss ye girin ve aldığınız yüksek puanla iyi bir üniversitenin iyi bir tıbbı laboratuvar bölümünü kazanmanız.Sakın nasıl olsa 2 yıllık diye önemsemezlik yapmayın günümüzde sağlık alanında elaman ihtiyacı çok fazla durumdadır.Ama siz şöylede düşünebilirsiniz Madem o kadar çok ihtiyaç var niye bu kadar çok boşta laborant var diye..

Bunun iki açıklaması vardır..

Birincisi ülke politakaları yüzünden yani hastane ve sağlık kuruluşlarının tümünde laborant açığı var tüm laborantlar nerdeyse iki kişilik çalışıyorlar ve gerçekten yeni elamnlara ihtiyaç var Ama eminim politakalar düzeldikçe açık olan yerlere elemanlar alınacaktır

İkinci sebepse sadece laborant olmak yetmiyor.Yani diplomasını alan laborant değil eğitimini iyi bir üniversitede alan ve stajını tam teşekküllü bir hastanede yapan labarant olmak önemli.. Eğerki siz bu kriterlere uyarsanız emin olun işsiz kalmazsınız...








Laborantların Çalışma Alanları ve Görevleri


Görevleri

Deneyler, analiz ve testler için gerekli olan mikroorganizma kültürleri yetiştirme, boya ve sabitleştirme gibi teknikleri kullanarak salgı sıvılar, hücre, doku ve vücut organlarından örnek hazırlar, - Analiz için çözelti ve kültür ortamları hazırlar, - Laboratuar araç-gereçlerini kullanarak istenilen deney, test ve analizleri yapar, - İşlem sırasındaki gözlemlerini formlara kaydeder, - Deney, test ve analiz bulgularını rapor eder, - Laboratuar araç-gereçlerini temizler, dezenfekte eder, bakımını yapar, - Laboratuar uzmanlarının ve tıp adamlarının araştırma çalışmalarına yardımcı olur.

ÇALIŞMA ORTAMI VE KOŞULLARI

Laboratuar teknisyenleri sağlık kuruluşlarının laboratuarlarında görev yaparlar. Çalışma ortamı temiz ve ilaç kokuludur (kimyevi madde ve ilaç). Görevini genellikle oturarak yapar. Laboratuar teknisyeni birinci derece maddelerle (kan, idrar vb.) ve aletlerle ilgilidir, ancak hasta ve hasta sahipleri ile de iyi ilişkiler kurmak durumundadır. Bu meslek zaman zaman tek başına, zaman zaman işbirliği halinde çalışmayı gerektirir. Dikkat edilmediği takdirde mikrop bulaşma ihtimali yüksektir.

ÇALIŞMA ALANLARI VE İŞ BULMA OLANAKLARI

Laboratuar teknisyenleri, hastanelerde, tıp fakültelerinde, özel tahlil laboratuarlarında, diğer sağlık kuruluşlarının araştırma merkezlerinde, hıfzısıhha enstitülerinde ve gıda sanayii işletmelerinde çalışabilirler. Mesleğin faaliyet alanı insan sağlığı olduğundan önemi gittikçe artmaktadır. Meslekle ilgili araştırma merkezleri devamlı çoğalmaktadır. Gelecekte Meslekte Görülebilecek Değişiklikler: Anılan meslekte kullanılan araç ve gereçlerde değişiklikler olmaktadır. Bu alanda bir çok ölçümler bilgisayar ile yapılmaya başlanmıştır. MESLEK EĞİTİMİNİN VERİLDİĞİ YERLER Mesleğin eğitimi, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı sağlık meslek liselerinin “Laboratuar” bölümünde verilmektedir